Trafik cezaları çok ağır!

11 06 2025
282 kez okundu

Trafik Yasası ne kadar tartışıldı? İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya şöyle diyor: “Amaç ölümlü ve yaralanmalı kazaları azaltmak. Ek olarak trafik güvenliğini artırmak ve caydırıcılığı güçlendirmek.”
Milletvekilleri bu yasayı görüşürken, Kars Milletvekili İnan Akgün Alp, “Trafik güvenliğinin sağlanması ve kazaların önlenmesini istiyoruz ama bizim kanunun geneline, ruhuna ve zamanlamasına ilişkin itirazlarımız var.” diyor. Alp, şöyle konuşuyor: “Şimdi Türkiye yine uzlaşı arayışında, bir barış arayışında; herkes kendi cephesinden katkı sunmaya çalışıyor. İnsanlar cezaevlerinden haber bekliyorlar, yol gözlüyorlar, herkes tahliye haberleri bekliyor, infaz düzenlemesine ilişkin gelişmeleri bekliyor. Biz Adalet Komisyonu üyeleri olarak buna hazırlanmışken, aniden karşımıza çok ağır cezalar içeren bir Karayolları Trafik Kanunu teklifi geldi.
200 bin lira trafik cezası yiyen bir emekçi düşünün, bir taksi emekçisi düşünün. Günde bin lira yevmiyeyle çalışıyorsa, iki yüz gün boyunca çalışıp yediği trafik cezasını ödeyecek! Biz halkımıza üzülüyoruz.
Şimdi, yük fazlalığı getiren bir ticari araç düşünün, yüzde 25 fazla yükleme yapmış olsun. Bir kamyoncu ekmeğinin peşinde koşarken yanaşıyor bir yüke, yükü yüklüyor, zaten tartılıncaya kadar kaç kilo olduğunu çoğu zaman bilme imkânı yok. Tartıya girdiği zaman yüzde 25 istiap haddini aşmış olsa 60 bin lira ödeyecek; 60 gün boyunca çalışacak, tek bir cezayı ödeyecek. Bakın, bu kanunda ne var? Araçlar arasında yeterli mesafe bırakmadan seyredenlere 5 bin lira ceza. Trafikte gidiyor iki araba, polis çevirdi, ‘Sen aradaki mesafeye uymadın’ dedi. Kim ölçüyor? Kim biliyor? Tamamen subjektif, tamamen soyut, ispatı mümkün olmayan ceza.
‘Seyir halinde cep telefonu kullandı.’ Vallahi, doğru, dikkati dağıtıyor ama buradaki herkesin kullandığına eminim, 5 bin lira ceza.
Çok önemli bir ticari bir ceza var. Güzergâh dışında yolcu taşıyan ticari sürücülere 20 bin lira ceza. Herkes güzergâh belgesi alıyor bu tür sürücülerin fakat işin icabı, halin icabı yolcu çıkıyor, bir gün de olsa o güzergâhın dışına çıkmak zorunda kalıyor. Vatandaşımız ekmek parası için bir gün çalışsa bile 20 bin lira ceza ödeyecek. Bu yük taşıyan özellikle çiftçiler, köylüler, hayvan taşıyan çiftçilerimiz, ben Kars’ın çocuğuyum, siz de Anadolu’nun birçok ilinden seçildiniz, geldiniz, bu hayvan pazarlarına hayvan taşıyan araçların hepsi bu cezayı alabilirler çünkü köyden yanına bir vatandaş binse, hayvan sahibi binse ‘Amacı dışında yolcu taşıdı’ diye bunlara çok yüksek miktarda, aracın bedeli kadar ceza; bu Allah’tan reva değildir. Bu cezalar çok ağırdır.”
////////
Yargıtay’dan trafik cezasıyla ilgili karar
Anayasamızın 2’nci maddesi hükmüne göre ‘Türkiye Cumhuriyeti, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir.’ Hukuk devleti ‘faaliyetlerinde hukuk kurallarına bağlı olan, vatandaşlarına hukukî güvenlik sağlayan devlet’ demektir. Hukuk devleti, hukuka bağlı olan devlet demek olduğuna göre, devletin üç erkinden biri olan yürütme organının da hukuk kurallarıyla bağlı bulunduğu kuşkusuzdur.
Başka bir deyişle, hukuk devletinin bir erki olan idarenin görevi, öncelikle bireylerin kuralları ihlal etmesini bekleyip cezalandırma yoluna gitmesi değil, kurallara uygun davranma düzeyini ve alışkanlığını geliştirmek olmalıdır. Bu husus ‘iyi idare ilkelerinin’ de bir gereğidir. Keza idarenin (yürütmenin) iyi idare ilkeleriyle bağlı olması da hukuk devletinin bir gereğidir. Nitekim ülkemizin de üyesi olduğu Avrupa Konseyinin Bakanlar Komitesinin 20 Haziran 2007 tarihli ve 999 sayılı Bakan Temsilcileri toplantısında, ‘İyi idare konusunda üye devletlere CM/REC(2007)7 sayılı tavsiye kararı’ kabul edilmiştir.
İçişleri Bakanlığı tarafından tesis edilmiş olan bir düzenleyici idari işlemle ‘trafik denetimlerinin karayolunun hangi kesimlerinde, hangi sürelerde yapılacağı ve hangi konularda yoğunlaştırılacağı hususlarında ulusal ve yerel medya ile diğer iletişim araçlarından da azami ölçüde faydalanılmak suretiyle yol kullanıcılarının (özellikle sürücülerin) bilgilendirilmesine’ ilişkin bir düzenleme ihdas ettiği görülmektedir.
Sözü edilen bu düzenlemelerin, Avrupa Konseyinin Bakanlar Komitesinin Bakan Temsilcileri toplantısında kabul ettiği yukarıda gün ve sayısı yazılı ‘iyi idare konusundaki’ tavsiye kararının 10. maddesinin 1. ve 2. fıkra hükümlerine uygun bulunmaktadır.
Öncelikle kişilerin can ve mal güvenliğini sağlamak amacıyla yapılması gereken trafik denetimlerini, yol kullanıcılarına ceza vermek amacıyla bilgilendirme yapmadan kural ihlali yapmasını beklemek, trafik kurallarının konuluş amacına uygun olmadığı gibi araç sürücülerine tuzak kurulması anlamına gelecektir ki bu durum, çağdaş hukuk devleti ilkeleriyle bağdaşmaz ve kabul edilemez.
Sedat VURAL
Avukat, Ankara

Whatsapp