GAVURUN KIZI…

Bugün radyoda söz ve müziği İbrahim Erkal’a ait olan “Gavurun Kızı” türküsünü dinledim.
Onun o gözleri var ya
Vatan millet Sakarya
İnsanın aklı kaçar ya
İşte öyle bir şey
Biliyor gavurun kızı
Ondan bu işve bu nazı
Biliyor gavurun kızı
Sürüm sürüm süründürüyor
Ne ocaklar söndürüyor…
Ve 2 yıl önce okuduğum bir haber geldi aklıma.
Gavur Hollanda Kralının kızı prenses Amalia 18 yaşına girdiği 2021 yılında almayı hak ettiği 1,6 milyon Euroluk ödeneği “Ben Hollanda halkının vergileriyle ödediği parayı çalışmadan alamam” diyerek reddetmişti.
Bre gavurun kızı.
Böyle davranarak bize nispet mi yaptın?
Sen bilmez misin ki milyon avrolar kazanmak için değil prenses, iktidar sahibinin çantacısı bile olmak yeterlidir.
Sahte diplomalı yandaş bürokrat bile olsan 3-5 yerden maaşa bağlanmak caizdir.
Çalışanları açlık sınırının altında ücrete mahkûm olan ülkede saraylarda oturmak helaldir.
Komşusunu aç bırakarak çatlayana kadar yemek takdire şayandır.
Maşa bağlanmak için liyakatli ve çalışkan olmak değil hırsız olmak yeterlidir.
İstediğin üniversiteye girmek için soruları çalmak bile hırsızlık değildir.
Her verdiğin ihaleden yüzde almak ganimettir.
Bir makama gelmek için alnının secdeye değmesi yeterlidir.
Sıradan ev kadını olsan bile 40 bin avroluk çanta kullanmak haktır.
1,6 milyon avro dediğin nedir ki? Halkının aç gezdiği ülkenin bakanı için çerez parası.
Hadi gavursun bunları bilmiyorsun diyelim.
“Bal tutan parmağını yalar”, “Devlet malı deniz, yemeyen keriz” sözlerini de mi duymadın?
Tanrı bilir senin “örtülü ödeneğin” de yoktur.
“Bankamatik memurları” kavramını da duymamışsındır.
Bunları duymaman cahillik, uygulamaman ise tam gavurluk!
Bir de prenses olacaksın.
Kusura bakma ama seni cehenneme gitmekten kimse kurtaramaz.
Tanrı seni affetsin…

